Çarşamba, Kasım 15, 2006

Amatör Futbol Üzerine Bir Fotoğraf

Geçtiğimiz hafta (7 Kasım) Cumhuriyet Spor Ekinden bir yazıda İzmir'de ki bir Amatör takımın teknik direktörünün takımını sahada sağlık görevlisi, yani uzman doktor ve ekip olmadığı için maçlardan çektiği vurgulanmıştı .
Bu hafta sonu Koca Mustafa Paşa'da (Belgratkapı'nın hemen girişinde ) ki Namık Sevük stadında yapılan amatör küme maçlarını bir grup arkadaşımla (Tayfalar) tesadüfen izleme şansını bulunca ve sevgili arkadaşım Dr . Murat Kapar'ın mesleği gereği tespit ettiği şekilde yukarıdaki gerçeği gözlemleme şansına sahip oldum . Büyük bir emekle ve neredeyse Türkiye şartlarına göre hayal edilemeyecek düzeyde bir görünüme sahip - Tirübünleri ve pırıl pırıl sunni çim sahasıyla- Namık Sevük satadında arda arda amatör küme takımlarının maçları yapılıyordu . Ancak saha kenarında resmi görevli bir sağlık görevlisi bulunmuyor ya da görünmüyordru . Sakatlanan oyuncu takımının insiyatifine ve kaderine terkedilmiş vaziyetteydi ...
Sonuçta oyun yani spor öncelikle " sağlık " odaklı bir olaydı ve daha önemlisi sağlıklı insalar tarafından yapılması gerektiği gibi , yapanlarında sağlığının en öncelikli dikkat çeken gerçek olduğu sanırım tartışmasız bir gerçek ve gereklilikti. Ama bizim ülkemizin çarpık gerçeklerinin en somut örneğini o sur dibindeki belkide tezatlıklara dolu fotağrafta görmek doğrusu acı bir şamar oldu... Bırakın sporcu sağlığına insan sağlığına nasıl baktığımızın gerçeğiydi.
Gelelim olayın "dilencilik" başka bir gözlemine . Maç sırasını bekleyen oyuncular sahaya imkansızlıklar nedeniyle kah yürüyerek kah koşarak geliyordu , ısındıkları alan havanın güzel olmasına rağmen çamur içindeydi . En anteresanı ise "beleş tepe" misali maçları surlar üzerinde izleme imkanıydı . Asıl beni "vuran" da burası oldu . Doğrusu bu ambiansı yukarıdaki vurgularla bir tezat oluşturacağını bilerekte olsa kişisel olarak espriyle ve keyifle yad edeceğim; Surların üzerinde öbeklenmiş abiler - bizim bir grubumuzda - maçları kurdukları çilingir sofralarına eşlik eden rakı, şarap ve bira eşliğinde izliyorlardı . Doğrusu bu Avrupa stadlarını anarken gıpta ile baktığımız bir keyfin "Türk Usulü " halledilmiş ve keyifli fotoğrafını sunuyordu bize dilenci bakışıyla , birde kenarlara birer bariyer yapsalar fena olmayacak , eh nede olsa maçın heyecanına kapılmak var işin sonunda mazallah !
Şeref
14 Kasım 2006
Not: Bu yazı bizi bu hafta evinde misafir eden eski amatör küme topçusu , sevgili kardeşim Haydar Kurt'a ve misafirperverliklerinden dolayı Kurt ailesine itaf olunur. Sağolun varolun .

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home